Türkiye'nin En Büyük 3. İnsan İskeleti Koleksiyonu
Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Antropoloji Bölümünde 7 bin yıllık insan iskeletleri incelenerek elde edilen veriler ile insanlık tarihine ışık tutuluyor.
Edebiyat Fakültesi Antropoloji Bölümü Paleoantropoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ayşen Açıkkol Yıldırım ve meslektaşları Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde gerçekleştirilen arkeolojik kazılardan çıkartılan insan iskeletleri ile Türkiye'nin en büyük 3. iskelet koleksiyonunu oluşturdu. İskeletler üzerinde yaptıkları laboratuvar çalışmaları ile tarih öncesi çağlardaki insan ve toplum yaşantısını inceleyen bilim adamları, şaşkınlık veren bilgilere ulaştı.
Tunç Çağı’nda gerçekleştirilen beyin ameliyatlarının büyük bir bölümünde hastaların sağlığına kavuştuğunu belirterek anestezi yöntemi olarak ise narkotik bitkilerin kullanıldığını ifade eden Prof. Dr. Açıkkol Yıldırım, “İnsan iskeletleri üzerinde yaptğımız bilimsel çalışmalar ile tarih öncesi yaşamları araştırıyoruz. Biz çalışmalarımızı iki farklı alanda sürdürüyoruz; Bir tanesi insan biyoarkeolojisi, ikincisi ise memeliler palaantoolojisi. Her ikisinde de arkeolog arkadaşlarla birlikte çalışıyoruz. Temel çalışma konumuz, kazılardan çıkan insan iskeletlerini incelemek. Bizim amacımız binlerce yıl önce yaşamış insan kalıntılarından yola çıkarak o birey ve toplumun nasıl yaşadığını, hangi koşullarda hayat sürdüklerini, yaşam biçimlerini anlayabilmek.” dedi.
Prof. Dr. Ayşen Açıkkol Yıldırım ellerindeki insan iskeleti koleksiyonunun Türkiye'deki en zengin 3’üncü koleksiyon olduğunu belirterek, “İskelet koleksiyonu zenginliği açısından Türkiye'de ilk 3'ün içerisindeyiz. En büyük iki laboratuvar Ankara'da. Neredeyse tüm zamanları kapsayan çok zengin bir iskelet koleksiyonumuz var. Binden fazla parçaya sahibiz. Türkiye'nin en zengin 3’üncü koleksiyonu bizim Antropoloji bölümümüzde. Dört hoca dayanışma içerisinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz.”ifadelerini kullandı. Dünyada en eski beyin ameliyatı bulgularının Türkiye'de tespit edildiğini söyleyen Prof. Dr. Açıkkol Yıldırım, “Tunç Çağı üzerinde yaptığımız araştırmalarda, narkotik bitkilerle ağrıyı hafifletmek suretiyle çakmak taşından neşterlerle beyin ameliyatlarının yapıldığı ve hastaların büyük bölümünün sağlığına kavuştuğu bilgisine ulaşılmış oldu. Benim en çok dikkatimi çeken materyaller beyin ameliyatlarını gösteren parçalar oldu. Dünyada beyin ameliyatının en eski örnekleri ülkemizde. Ben daha çok Tunç Dönemini çalıştım. Modern tıpla karşılaştırılmaması gereken çok farklı uygulamalar tespit ettik. Bunlar modern tıbbın yöntemlerinden biraz farklı. O dönemlerde anestezi maddeleri yok. Bunun yerine ameliyatlarda hastanın acı çekmemesi için bazı narkotik bitkiler kullandıklarını görüyoruz. Çakmak taşının günümüzde doktorların kullandığı neşter yerine kullanıldığını gördük. Operasyonların çok zor ve ölüm riskinin çok yüksek olmasına rağmen, Türkiye'de tespit ettiğimiz örneklerin yarısından fazlasının iyileştiğini söyleyebiliriz.” şeklinde konuştu.